Bayrakları birbirine
benzemese de ülkelerin
bir ağızdan söyledikleri
barış ezgisini
yankılatır rüzgâr
direklerine çarpan
iplerinin
Savaş alanında
silahların sustuğu saatlerde
mektup yazacak
bir ailesi olmayan askerin
yaptığı kâğıt gemiyi yüzdürür
arkadaşının kan
gölünde
Karıştırır matıların oyununa
çocukların getirilmemesi
rica olunan davetiyelerin
arkasına yazarak
Galata Kulesi'nden
attığımız son sözlerini
Erdal Eren'in
Usulca siler
patika yollardaki
nal izlerini
ve açıp pencereleri
korkutur aniden
tanrıça heykeliyle sevişen
müze bekçisini
Beklediğimiz sensin ey özgürlük
kaybolur izleri
bütün işkencelerin
bir gün çıkıp gelirsen
nasıl ki katlanmış hüznünü
unutuyorsa o anda
rüzgâra açılan bir yelken...
Sunay Akın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder